top of page

FAYTONA BİNME ATLAR ÖLÜYOR

FAYTON VE ATLAR

Bugünlerde özellikle Adalar bağlamında bir tartışma konusu olsa da fayton ülkemizde ve Dünyanın birçok şehrinde hem nostalji hem de taşıma ve ulaşım alanlarında kullanılmaya devam etmektedir.

 

Binek hayvanı olarak evcilleştirilen atlar, bin yıllardır insana ulaşım, taşıma, yük çekme, savaş, spor gibi alanlarda hizmet etmiş olsa da belki de uğradığı en büyük zulüm asfalt zeminlerde dik iniş ve çıkışı olan yerlerde faytona koşturulmasıdır. Ülkemizde sadece Adalar'da değil, Antalya, Denizli, Kastamonu gibi şehirlerde de nostalji uğruna fayton taşımacılığı adı altında atlara zulüm edilmektedir.
 

Muhteşem bir görsel şölen sunan ve fotoğrafçıların vazgeçemediği fotoğraf kareleri veren faytonlara koşulan atlar adına yaşam ve özgürlük mücadelesine destek için iç karartıcı ve üzücü bir tablonun çizilmesi gerekmektedir.

"Atlar doğal halde yaklaşık 20-25 yıl yaşamaktadır, ​ancak faytona koşulduktan sonra atların ortalama ömrü 2 yıldır." Bu acı verici bir veridir ancak bu verinin sebeplerinin sorgulanması çözüm için gereklidir.

Her ne kadar hayvan hakları konusunda mücadele veren dernekler, örgütler, sivil toplum kuruluşları olsa da özellikle ortadoğu kültüründe hayvanlara, doğaya, doğal yaşama değer verilmediğini söylemek yanlış olmayacaktır, Anadolu'da azalan vahşi yaşam da bunun bir göstergesidir ancak bu ayrı bir yazının konusudur, belki birşeyleri düzeltmek için öncelikle bunun bir sorun olduğu da kabul edilmelidir.

Biz hayvanlara değer vermeyen bir toplum olarak atlara da değer vemiyoruz, hatta bir çelişki olduğu açık olsa da geçimini bu canlılar üzerinden sağlayan insanlar, ortalama Anadolu insanından daha da az değer vermekte, sağlığı ve daha güzel şartlarda yaşaması için özen dahi göstermemektedir.

Atlar çok ağır şartlarda çalıştırılıyor, dinlenme söz konusu olmadan 8-9 saat çalışmak zorunda bırakılan atlara bu süre içinde çoğu zaman yiyecek hatta su dahi verilmemekte, zira karnı tok olarak çalışan atların bu ağır çalışma şartlarında çatlama denilen durumla karşılaşması olasılığı var. Sakatlanan atlar ise ormana bırakılıyor yine de bu atların şanslı olduklarını düşünmek dahi mümkün. 

Evet, sakatlandığı için ormana bırakılan atlar şanslılar çünkü, sadece Adalar'da resmi rakamlara göre yılda 200 atın öldüğü bilinmektedir ancak gerçek sayının 400 üzerinde olduğu kabul edilmektedir.

 

Hayvan Hakları İzleme Komitesi'nin (HAKİM) raporuna göre, 2017 verilerine göre sadece Adalar genelinde 272 fayton bulunuyor ve 1540 at bu faytonlarda çalıştırılıyor ve her yıl 400 civarında atın öldüğü, bir kısmının ormana bırakıldığı veya akıbetinin bilinmediği (umarım kesilmiyordur) kabul edildiğinde ortalama 2 yıl ömürleri olduğu kabul edilmesi de doğru bir veri olarak görünmektedir.

Adalar'da bu kadar çok at bulunmasına rağmen tam teşekküllü hayvan hastanesi hatta yeterli bir veteriner dahi yok, atlar için bakım merkezi yok, atlar sağlıksız ortamlarda tutuluyor, hastalık kol geziyor.

Daha birkaç gün önce 209 atın Adalar'a götürüldüğüne hatta faytoncuların hayvan hakkı savunucularına saldırdığı haberleri medyaya düştü. Ancak bu atların Adalara girişine izin verilmedi zira atlar arasında bulaşıcı bir hastalık olan ruam hastalığı görülmesi nedeniyle Aralık 2017'den itibaren bir karantina uygulaması da başlamış durumda.

,Bu nedenle şu an için sadece 6-7 ay içinde Adalarda bulunan at sayısının 1100 altına düştüğü ve faytonlar için yeni atların Adalara girişine izin verilmesi gerektiği savunularak, faytoncular tarafından eylem dahi yapılmakta, ancak bütün bunların çözümü Adalara sürekli sağlıklı at taşınması ve birkaç yılda hepsinin öldürülmesi veya ölüm kadresine terk edilmesi değil.

Faytonların kaldırılması ve atların yaşam hakkının güvenceye alınması için sık sık eylem yapılsa veya özellikle sosyal medya üzerinden kampanyalar düzenlense de özellikle yaz aylarında (yani havaların en sıcak olduğu ve atlar açısından da çalışmanın en zor olduğu dönemde) fayton sırası oluşması ve fayton ücretleri birlikte düşünüldüğünde burada da büyük bir rant döndüğü ortaya çıkıyor hatta faytonculuk bir meslek olmaktan çıkmakta ve bir mafya oluşumuna dahi dönüşmektedir ancak ne olursa olsun atların içler acısı halini gören insanların yine de fayton sırasına girmesi ve faytonlara binmek için adeta savaş vermesi kabul edilebilir bir görüntü olmaktan çok uzak.

 

Patileri kesilen köpek yavrusunun ölmesinden sonra hayvan haklarıyla ilgili bir duyarlılığın ortaya çıktığı son günlerde Adalar'da faytonların kaldırılacağına dair haberler yer almakta gazetelerde ancak ben bu haberleri her seçim döneminde duyuyorum, umarım bu kez kamuoyu baskısı "kültür" olarak dayatılan bu vahşi eziyetin bitmesine yardımcı olur.

Yararlanılan kaynaklar:

https://gaiadergi.com/nostaljik-eziyet-faytona-binme-atlar-oluyor/

http://www.cumhuriyet.com.tr/haber/turkiye/988458/_Faytona_binme_atlar_oluyor_.html

https://www.birgun.net/haber-detay/yilda-400-at-oluyor-faytona-binme-67657.html

https://faytonabinmeatlaroluyor.wordpress.com

https://bianet.org/bianet/hayvan-haklari/197748-adalar-iskelesi-onunde-faytona-binme-diyecekler

bottom of page