SALDA GENÇLİK FESTİVALİNE KARŞIYIZ
“ÖNCELİKLE FESTİVALE İZİN VERMEYEN BURDUR VALİLİĞİNE TEŞEKKÜR EDERİZ."
Salda Festivali, Marmaris Saklıgöl'e alınmıştır...
“SALDA FEST”E NEDEN KARŞIYIZ…
29 Haziran -1 Temmuz tarihleri arasında günlük katılımcılarla birlikte 50 bin insan Salda Gençlik Festivali adında, ‘’Eğlence ve Sosyal Sorumluluk’’ için bir araya gelecek ve Dünya’da Mars gezegeninin yüzeyi ile aynı özelliği gösteren iki yerden biri olan, berrak ve temiz suyu, bembeyaz kumsalları, bakir doğası ile Türkiye’nin bilinmeyen doğa güzelliklerinden Salda Gölünde bir festival düzenlenecek.
Buraya kadar herşey masum gibi görünse de aslında satır araları bu festivalin yapılmaması gerektiğini söylüyor.
Festival kamp alanı 10 bin çadır alabilecek kapasitedeymiş bu demek oluyor ki 20-30 bin katılımcı bekleniyor.
Peki, bu kalabalık Salda Gölü’ne hiç zarar vermeyecek mi?
Organizatör firma dahi festivale ilgiyi arttırmak adına Salda Gölü’nü “Dünya’da Mars gezegeninin yüzeyi ile aynı özelliği gösteren iki yerden biri olan, berrak ve temiz suyu, bembeyaz kumsalları, bakir doğa harikası” olarak tanımlamakta, ancak bu doğa harikasına 20-30 bin kişilik kalabalığı 3 gün topladıktan sonra hala “bakir doğa harikası” özelliğini koruyacağını mı sanıyoruz? Hatta kendi internet sitelerinde günübirlik katılımcılarla birlikte 50 bin kişinin katılacağının düşünüldüğü yazıyor.
Salda Gölü, bembeyaz kumsalları, berrak suları ve turkuaz rengiyle Türkiye’nin Maldivleri olarak anılıyor, ancak bu beyaz kumsalların oluşması öyle kolay değil, biyomineralizasyon diye adlandırılan bir olayın sonucu oluşuyor ve göl 2 milyon yıllık bir geçmişe sahip, insanoğlunun böyle bir güzelliği yoketmesi için ise 2 gün yetiyor.
Her ne kadar Belediye Başkanı kirlenmesine izin vermeyeceklerini söylese de, belediyenin normal zamanlarda dahi kumsala hatta gölün içine arabalarını çekenleri engelleyemediği yanda ve aşağıda açıkça görüldüğüne göre, belediyenin bu kadar kalabalığı kontrol edebileceğini düşünmek saflık olacaktır. Ayrıca belediye başkanının açıklamaları dikkate alındığında, esnafın kar edeceği düşüncesinin, gölün doğasını koruma düşüncesinin önüne geçtiği de farkediliyor.
Bırakın araba, motor gibi araçlarını göle kumsala kadar götürmeyi, ayakkabıyla dahi basmanın göle ve kumsala zarar verdiği bir gerçek, zira 4 yıldır kumsalın renginde bir grileşme olduğu düşünülüyor.
Pamukkale travertenlerine nasıl ayakkabıyla girilemiyorsa aynı güzelliğe ve doğallığa sahip aynı zamanda daha hassas olan bu göle de hatta kumsallarına da bırakın arabaları, ayakkabıyla dahi girilmemesi gerekiyor.
Kalabalık grupların ne kadar doğaya saygılı insanlardan da oluşsa doğaya zarar verdikleri Bolu Mengen interrail kampından da hatırlanacaktır, her ne kadar daha sonra temizlendiği iddia edilse de ormana verilen zararın çöplerin toplanmasıyla giderildiğini düşünmek büyük bir hata.
Salda Festte ise durum daha da vahim zira göle ve kumsala verilecek zararın çöp atılması kadar basit olmadığı onlarca kez dile getirilmiş.
Umarım özellikle sosyal medya aracılığıyla festivale katılacak sanatçıların dikkatini çekebiliriz ve katılmaktan vazgeçirebiliriz, zira Salda Gölü ve doğası, ne esnafın kar derdine düşmüş belediyenin, ne de organizasyon şirketinin umrunda…